Çarşamba, Eylül 19, 2007

Bir fikrim var!


-Anneciiimmm bi fikrim var!
-Hadi tatlım artık uyuyalım, bak çok geç oldu
-Annecimm bi fikrim varr!
-Söyle bakalım
-Hadiiii yatakta zıp zıp ( yatakta zıplayalım)
Çok geçmeden
-Anneciimmm ben bişey unuttum
der ve içeri koşar bana da sen bekle der.
Ben yatakta bir süre beklerim artık seslenince koşarak gelir, yatağa tırmanır. Bu arada çoğu kez elimde onun pijamaları yatakta bekler olurum. O ise giymemek için bin dereden su getirir sürekli '' fikir '' üretir.
Ben üşeteceksin hadi gel dedikçe o çıplak ayakla sadece atletle koşarak içeri kaçar bi yandan da kıkırdar.
İçeride bişey düşürürüm ses gelir. Hemen koşarak yanıma gelip
-Anneciiim sen yanlış yaptın der ben kalakalırım.
Sabahları telaşla hazırlanırken üzerimi giymiş tam makyaj yaparken yanımda bitiverir. Küçük boyuyla yetişemeyeceğini anlayınca bacaklarıma yapışır.
-Anneciim bana ruj ver.
Ardından ben daha bişey söylemeden eğilip kulağıma sessizce
-Çocuklar ruj sürmez. Babacıım öyle dedi. Hadi!
Ben ne hadisi diye düşünürken o lafı yapıştırır.
-Ben büyüdüm kocaman oldum.
Hadi bir kerelik sürelim diye uzattığım ruju kaptığı gibi içeri koşar. Döndüğündeyse dudaklarının üzeri boyanmıştır:)) Evet kızım dudaklarının üzerini boyar:))
Ben yemek yemesi için gönlünü etmeye çalışıp fırsat kollarken o oturduğu yerden kalkmadan '' ben tokum '' der işin içinden çıkar.
Son günlerde Neva ' yla vaktimiz böyle geçiyor. Yemek yemesi için bin numara yapıyoruz. Canı isteyince yiyiyor ama biz biraz sabırsız davranıyoruz. Eski yeme düzeni kalmadı, tabii uyku düzeni de.
Artık kendine göre sevdikleri ve sevmedikleri var. Bir şeyi isterse hemen '' beğendim '' diyor.
İsteklerini dile getiriyor.
Aslında kızım büyüyor. Çoğu kez kızmış gibi yaparak, gülmemek için dudağımızı ısırıken yakalıyoruz BaBa_HaKaN' la birbirimizi. Öyle komik şeyler yapıyor, kendini ifade etmeye çalışıyor ki. Kızdığımız bir şey içinse izin almaya çalışıp
-Annecim kibar kız oldum. Yapabilir miyimmmm?
diye gönlümüzü yapmaya çalışıyor.
Daha şimdiden o da anlamış bizi nasıl yola getirir, ne yaparsa izin veririz hepsinin farkında.
Son günlerde Anne-Baba kelimesini bir de Anneciiiimm-Babacııımm diye söylemeye başladı ki içimiz eriyor resmen:)
Tam da 2 yaş sendromu denen dönemdeyiz. Herşey benim istediğim gibi olsun, kendim yaparım ve mümkünse bolca
'' hayır ''. Bazen ne yapacağımı şaşırsam da bu dönemin en güzel tarafı artık Neva herbirimizle ayrı ayrı şeyler paylaşmaya başladı. Büyüyor hem de hızla, ne mutlu ki beraber paylaşabiliyoruz bunları!

Pazartesi, Eylül 03, 2007

Tatil bitti!


Tatil bitti...
Ancak bizim tatilimiz bu yıl deniz-kum-güneş üçlemesinden oluşmadı.
Zaten tatil demek aslında dinlenmek kendine ve ailene vakit ayırmak demek değil mi!
İşte biz de bu yıl aynen öyle yapıp denize gitmedik.
Çok da iyi yaptık:) Evde harika zaman geçirdik.
Sabah kahvaltıya yetişme telaşı olmadan, açık büfede uzun yemek kuyrukları beklemeden,
güneşin altında saatlerce öylece uzanmadan, Neva ' ya yemek yedirme telaşı yaşamadan
çok ama çok güzel, dinlendirici bir tatil oldu bizim için.
Neva bu arada inanılmaz hızla büyüyor. Her sabah yeni bir cümle, yeni bir kelime söylüyor ve biz şaşkınlıkla bakakalıyoruz. Artık çok tatlı, hani çocukların kelimeleri kendine göre söylediği bir dilde konuşup duruyor. Bu bizi çok keyiflendiriyor.
Tatil dahası bir arada olmamız hepimize çok yaradı.
Tam da son yazımda istediğim gibi bir yavaşlığa girdik.
Hiç acelemiz yoktu nasılsa:)
Sabahları sarmaş dolaş uyuduk, Neva çoğu zaman bizden önce kalkıp '' Winnie the Pooh '' izlemeye başlıyordu. Uzun sabah kahvaltıları yaptık. Gönlümüzce uyuduk. Hiçbir şey için telaşlanmadım:)
Günümüz genelde uzun kahvaltılar, gazete keyfi, yemek yapmak, uyku, akşam saatlerinde dışarı çıkma, gece sinema keyfi ve bol bol dondurma yiyerek geçti.
Arkadaşlarımızla buluştuk. Dışarıda kahvaltıya gittik. Hamakta sallandık tıpkı şarkıdaki gibi:)
Sıcak öğleden sonraları Neva uyurken kitap okuma keyfi yaptım, çok eğlenceli bir kitap okudum tanıtımı sonra:)
Bugün ne pişirsem diyerek değişik yemekler, aslında çocuk yemekleri kitabımdan tarifler denedim. Ama o kadar çabuk tükettik ki fotograf çekmeyi aklıma getirmedim bile. Mutlaka bir başka sefer yapıp çocuk menüleri hakkında yazmak istiyorum.
Neva bir ara tam anlamıyla '' hayır '' cı olmuştu. Herşeye '' hayır '' diyordu. Neyse ki bu durumu atlattık sayılır.
Şimdi sadece '' ben tokum '' ya da '' ben sevmem '' deyip işin içinden çıkıyor. Bu aralar tek aşkı '' Winnie '' ayısı:) Her yere beraber gidiyoruz:)
Günler tam da hayal ettiğim gibi rahat ve en önemlisi de telaşsız geçti. Asıl yapmak istediğim şeyler vardı el işlerine dair ancak onlara vakit kalmadı. Uzun zamandır sinemaya gitmeyişimiz, aldığımız onca dvd derken hadi sinema geceleri yapalım dedik. Çok güzel, geçen vizyonda olan filmlerden izledik.
Carte D' or ' un bitter çikolatalı dondurmasına bayıldık.
Mutfakta radyomu açıp bulaşık yıkadım, salata yaptım.
Balkon yıkayıp, yeni yıkanmış çamaşırları Neva ' yla astık.
Bol bol ütü yaptım ama ütü yapmak hiç bu kadar kolay gelmemişti bana:)
Müzik eşliğinde bol bol dans ettik. Neva ille de etek giyiyor ve eteklerini sallayarak dans ediyor:)
En önemlisi beraber geçen güzel zamanlar...
Tatilimizin son günlerini Eskişehir ' de arkadaşlarımızla geçirdik. 4 aile, 2 çift ikiz, toplam 6 çocuk harika vakit geçirdik. Artık abi ve abla olanlar hemen ayrı bir grup oluşturdu.Neva gibi ufak olanlar daha çok yalnız oynamayı seçti:) Anneler bir araya gelince konu hep çocuklar ve yemek oldu:) Anladık ki en önemli ortak konumuz yemek:) Laf her seferinde dönüp dolaşıp ya yeni açılan bir lokantaya ya da daha önce gidilen bir yerde yenilen lezzetlere geldi:) Bir arada olmaktan çok keyif aldık. Artık Neva ' ya arkadaşlarını sorunca hemen Damla-Çağla, Barış, Ayça-Murat diyor :)
Ve ağustos ayını da böylece geride bıraktık.
Doğrusu ben çok memnunum.
Yaşadığımız su sıkıntıları, havaların sıcaklığı derken neyse ki en sevdiğim ay olan '' Eylül '' e kavuştuk sonunda.
Eylül demek başlangıçlar demek.
Okullar açılacak ki her zaman bana çok heyecan verir.
Yazın artık bittiğini düşünmek, sonbaharın gelmesi, havaların serinlemesi, sıcak kahveler içmek,
sararan yapraklar hepsi beni çok mutlu ediyor.
Artık hazırım '' eylül '' e ve tatil sonrası işe başlamaya.
Neyse ki:
Tüm çekmeceler elden geçti,
Erzak dolabı temizlendi,
Kışlık kurubaklagiller kavanozlara konuldu, etiketlendi,
Tarihi geçmiş pekçok şey atıldı,
Küçülen kıyafetler elden geçti,
Mutfak dolapları temizlendi,
Yeni tava ve tencereler alındı,
Banyo takımı yenilendi,
Daha ne olsun değil mi hem evimiz hem de ben artık sonbahara hazırız, hadi bekliyorum gel!